Genel Bakış

Obezite ameliyatı söz konusu olduğunda, çoğumuz önce tüp mide ameliyatı düşünürüz. İnsanların baş edemediği aşırı kilolardan kurtulmasında çok etkili bir yöntemdir. Bu nedenle hastalar tarafından sıklıkla tercih edilmektedir.

Obezite, günümüzde giderek yaygınlaşan kronik bir hastalıktır. Vücutta aşırı yağ birikimi olarak tanımlanabilir. İnsanların yaşam kalitesini düşürür. Buna ek olarak, hastalarda ciddi sağlık sorunları yaratır. Obezite oluşumu ile birlikte, yağlı karaciğer, solunum sıkıntısı ve diyabet gibi hastalıklar sıklıkla ortaya çıkar. Uyku apnesi, felç, insülin direnci ve safra kesesi hastalıkları gibi ciddi rahatsızlıkları beraberinde getirir. Ayrıca, insanlar obeziteleri nedeniyle sosyal uyumsuzluklar yaşayabilirler. Hastalarda psikolojik sorunlar da görülebilir.

Genellikle hastalar obezite ameliyatına (bariatrik) başvurmadan önce farklı yöntemler de denerler. Bunlar fiziksel aktiviteler, diyet terapisi ve ilaç tedavisidir. Bununla birlikte, bu yöntemler genellikle ciddi obez hastalarda etkili olmaz. Bu noktada obezite ameliyatı uygulanır. Ve sonuçlar genellikle hastalar için olumludur. En yaygın obezite ameliyatı yöntemi, tüp mide ameliyatı (sleeve gastrektomi)’dir.

Tüp Mide Ameliyatı Neden Yapılır?

Obezite ameliyatı, obezite sorununun üstesinden gelmek için yapılır. Hastanın kilo vermesini sağlamak ve ameliyattan sonra kaybedilen kilonun geri kazanılmaması amaçlanır. Hastaların ihtiyaç ve isteklerine göre çeşitli türleri vardır. Bunlar tüp mide, mide kelepçesi, duodenal switch ve gastrik bypass ameliyatlarıdır.

Tüp mide ameliyatı hastalar tarafından en çok tercih edilen obezite ameliyatıdır. Birçok ameliyatta olduğu gibi, belli koşullar karşılandığında yapılır. Bu ameliyat kilo problemi olan herkese yapılamaz.

Ameliyat, vücut kitle indeksi 40 ve üstü olan hastalar için uygundur. Obezite nedeniyle ciddi sağlık sorunları varsa, vücut kitle indeksi 30-39 olan hastalarda da obezite ameliyatı uygulanabilir.

Obezitenin neden olduğu birçok sağlık problemini tüp mide ameliyatı ile önlemek mümkündür. Bu ameliyat, ciddi yeme bozuklukları ve sıkı uygulanan tedaviye rağmen kilo vermede zorluk çeken kişiler için gereklidir. Ayrıca, üst sindirim sistemini etkileyen hastalıklar ve anti-enflamatuar ilaçların düzenli kullanımına ihtiyaç duyulduğu durumda da bu ameliyat uygulanır.
18 yaşın altındaki hastalarda obezite derecesi dikkate alınır. Bununla birlikte, obeziteden kaynaklanan hastalıklar da önemlidir. Doktorun görüşü yanı sıra, ebeveynin kararı da gerekir.
65 yaş üstü hastalarda obezite ile ilgili sorunlar değerlendirilmektedir. Tüp mide ameliyatı ile 40-100 kg vermesi sağlanır. Bu nedenle, obez hastaların sıklıkla yaşadığı birçok sağlık probleminde iyileşme gözlenir. Kalp-damar hastalıkları riskini azaltır. Eklem problemleri daha hafif hale gelir. Tüp mide ameliyatıyla bu hastalıklarda %75-80 oranda olumlu sonuç edinilir.

Tüp Mide Ameliyatı Riskleri Nelerdir?

Tüp mide ameliyatı hastaların istenilen ağırlığa ulaşması için %60-70 oranında başarılı bir yöntemdir. Diğer tüm ameliyatlarda olduğu gibi, tüp mide ameliyatında da uzun süreli sağlık sorunları görülebilir. Ölüm oranı binde birden daha azdır. Midenin daralması veya dönmesi, mide fıtığı gibi uzun vadeli sorunlarla karşılaşılabilir. Benzer şekilde, safra taşı ve reflü gibi rahatsızlıklara da rastlanır. Cerrahi işlemle ilgili kanama, enfeksiyon, akciğer veya solunum problemleri de olabilir. Tüp mide ameliyatında %1-2 oranında kanama görülebilir. Ancak kolayca kontrol altına alınır.

Ölüm riski safra kesesi ameliyatındaki ile aynıdır. Hastanın yaşı ve ağırlığı risk oranlarında etkilidir. Hastanın diyetine dikkat edilmemesi, verdiği kilonun geri kazanılmasına neden olur. Hasta önerilen diyete dikkat etmelidir. Aksi takdirde, kaybedilen ağırlık geri kazanılabilir.

Ameliyata Nasıl Hazırlanılır?

İlk olarak, hastadan çeşitli laboratuvar testleri istenir. Bunun amacı ameliyat için uygunluğunuzu anlamaktır.

Dikkat edilmesi gereken bir başka nokta da yeme ve içme alışkanlığınızdır. Çünkü ameliyattan önce başlayan bir diyet değişikliğine ihtiyaç duyulur. Hangi ilaçları alabileceğiniz konusunda da kısıtlamalar olabilir.

Fiziksel aktivite alışkanlığı edinmek iyileşme döneminde oldukça yararlı olur. Her türlü tütün tüketimi bırakılmalıdır.

Ek olarak, hasta operasyon için psikolojik olarak hazırlanmalıdır. Bunun için psikiyatrik yardım almak faydalıdır. Çünkü hastanın yaşam tarzında önemli değişiklikler yapması gerekir. İyileşme sırasında öz disipline ihtiyaç vardır. Öz disiplin ameliyatla edinilen kazançların korunması için de önemlidir.

Ameliyattan Ne Beklemelisiniz?

Obezite Ameliyatı sonrası fazla kilonun %60-70’inin kaybedilmesi beklenir. Ameliyattan hemen sonra hızla kilo verilir. Bu hız zamanla yavaşlar. Kilo verma süresi, mide hacmini azaltan diğer obezite ameliyatlarından daha kısadır.

Tüp mide ameliyatı ile mide kapasitesi 1/3 oranında azalır. Hasta eskisinden çok daha az yemeye başlar. Midede açlık hissine neden olan hücrelerin çıkarılması tokluk hissi yaratır. Midenin büyük bir kısmı alındığından, midenin eski yapısına dönmesi mümkün değildir.

Dikkat edilmesi gereken bir diğer nokta, tüp midenin kimin seçebileceğidir. Örneğin, tatlıya düşkün olanların tekrar kilo alma olasılığı daha yüksektir. Fıtığı olan hastalarda tercih edilmez. Reflü olan kişilerde hastalıkta bir artış olduğu gözlenmiştir.

Ameliyat Öncesi

Tüp mide ameliyatından önce sabır gerektiren uzun bir süreç var. Ameliyattan önce, hastanın uygunluğunu belirlemek için testler yapılır. EKG, kanama testleri ve tam kan sayımı yapılır.

Ayrıca göğüs radyografisi, detaylı endoskopi, alt karın ultrasonu ve solunum testi de yapılır. Endokrinoloji ile konsülte edilir. Doktor tarafından takip edilmesi gereken bir diyet programı verilir. Bunun amacı hastanın midesindeki yağ hacmini azaltmaktır. Bu diyetle kardiyovasküler ve solunum sisteminde rahatlama olur. Ameliyat hem cerrah hem de hasta için daha kolay olur. Ayrıca, hastanın ameliyattan 6 ay önce alkol ve sigarayı bırakması gerekir.

Hasta ameliyatın neden yapılması gerektiğini ve ne tür bir ameliyat yapılacağı detaylı bilmelidir. Psikiyatrik destek, takip hakkında bilgilendirici olacaktır. Psikolojik yardım, ameliyat sırasında ve sonrasında hastayı daha rahat hale getirir.

Ameliyat Yöntemi

Ameliyat genel anestezi ve laparoskopik yanikapalı yöntemle yapılır. Hekime ve hastanın durumuna bağlı olarak, tek veya 4-5 delikten girerek yapılabilir. Bu delikler 0,5 cm genişliğindedir. Cerrah, monitörde izleyerek işlemi kolayca gerçekleştirir. Midenin büyük ve kavisli kısmının %80’i zımba yardımı ile çıkarılır.

Mide çıkarıldıktan sonra dikiş yerlerinde oluşabilecek kanamalar kontrol edilir. Özel boyalar kullanarak mide şişirilir. Bu şekilde midede bir sızıntı olup olmadığı kontrol edilir. Daha sonra tüp geri alınır ve drenaj sistemi yerleştirilir. Mide tüp ameliyatı yaklaşık 1 saat sürer.

Ameliyat Sonrası

Uzmanların hastayı yakından izlemesi önemlidir. İlk birkaç ay boyunca çeşitli tıbbi muayeneler gereklidir. En önemli şey, hastanın kilo almamasını sağlamaktır. Hastalar iştahlarını kontrol edebilmelidir.

Diyetisyen tarafından verilen beslenme programı bir doktor gözetiminde takip edilir. Ayrıca, ameliyattan sonra sıvı bir diyet önerilir. Hasta birkaç hafta sonra katı gıdalara geçebilir. Kafein ve şeker içeren yiyeceklerden kaçınılmalıdır. Bol su tüketmeli ve ilk 6 ayda alkol ve sigara içmekten kaçınılmalıdır.
Proteinden zengin gıdalar tüketmelidir. Çeşitli vitamin ve mineral takviyeleri yapılır. Hasta yavaş yemeli ve daha fazla çiğnemelidir. Gazlı içecekler asla tüketilmemelidir.

Hasta ilk gün yürümeye başlar. İkinci günde, şiddetli ağrı genellikle ortaya çıkmaz. Hasta ameliyattan sonra 2-3 gün hastanede kalır. Kapalı yöntemle obezite ameliyatı yapıldığından, karındaki küçük yaralar birkaç ay içinde kaybolur. Hızlı kilo kaybı nedeniyle görünümde değişiklikler meydana gelir. Kasık ve üst kollarda sarkma ve cildin katlanması da oluşabilir. Ameliyattan 12-24 ay sonra bir plastik cerrah ziyaret edilebilir. Çocuk sahibi olmak isteyen kadınlar ameliyattan sonra 1 yıl korunmalıdır. Daha sonra çocuk sahibi olabilirler.

Sonuçlar

Hasta aşırı kilolarının yaklaşık %60-70’ini kaybeder. Ameliyattan sonra hasta daha az aç hissetmeye başlar. Mide hacmi azaldıkça hasta daha az yemek ister. İştah hormonu salgılayan kısımlar çıkarıldığı için kalori alımı azalır. Gastrointestinal anatomi bozulmadığından, uzun vadede vitamin ve mineral eksikliği daha az görülür.

Tüp mide ameliyatı sonrası hastanın sağlık sorunları büyük ölçüde iyileşir. Bazı hastalıklar da tamamen iyileşebilir. Kalp hastalıkları, yüksek tansiyon, kolesterol yüksekliği, uyku apnesi, tip 2 diyabet gibi hastalıklarda önemli ilerleme kaydedilir. Ayrıca, eklem ağrısı ve horlama gibi problemler ortadan kalkar. Hastaların hareket özgürlüğü artar. Daha formda bir görünüme sahip olurlar. Bu nedenle hem psikolojik hem de fiziksel olarak yaşam kalitesi artar.

Hastalar önerilen diyete uydukları sürece, verilen kilo geri kazanılmaz. Buna ek olarak, doktor iyileşme sürecinde hastayı yakından izler. Ameliyattan sonra gerekli testleri yapmak çok önemlidir. Hastanın ihtiyaçlarına göre bir diyet programı hazırlanır. Bu program gerektiğinde değiştirilebilir. Sonuç olarak, hastanın yaşam kalitesi ve genel sağlığı önemli ölçüde iyileşir.

Detaylı Bilgi

Hizmet almakta iken ve daha sonrasında sizin rahat etmenize yardımcı olmak Istanbul Medical Assistance olarak bizim önceliğimizdir. Daha fazla bilgi almak veya bir ilk ya da ikinci görüş arıyorsanız, +90 530 884 47 22 no’lu Whatsapp hattımıza mesaj göndermekten çekinmeyin. Mesajınızı en kısa sürede cevaplandıracağız.